Tüm İslam âleminde sevinç ve dayanışma günü olarak kutlanan Kurban Bayramı, bazı vatandaşlar için ise sessizliğin ve yalnızlığın derinleştiği bir dönem olabiliyor. Özellikle yaşlı, hasta, engelli ya da kimsesiz bireyler, bayram günlerinde duygusal yalnızlıkla baş başa kalabiliyor.
Uzmanlar, aile bağlarının zayıflaması, şehirleşme, göç ve bireyselleşmenin toplumda yalnızlığı artırdığına dikkat çekerek, bayramların asıl ruhunun hatırlamak, ziyaret etmek ve gönül almak olduğunun altını çizdi.
“Bir telefon bile moral olabilir”
Sosyologlar ve psikologlar, bayramlarda yalnız kalan bireylerin ruhsal sağlığını korumak için telefonla aramanın, kısa bir ziyaretin ya da bir tebessümün bile büyük fark yaratabileceğini ifade etti. Özellikle huzurevlerinde kalan veya evlerinde yalnız yaşayan yaşlı bireyler için bayramın çocukluk anılarını canlandırdığı, ancak ziyaret eksikliğinde bu duyguların hüzne dönüştüğü kaydedildi.
“Toplum vicdanının göstergesi: Bayramda hatırlamak”
Isparta Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü yetkilileri, bayram öncesinde yaşlı bakım merkezlerinde çeşitli etkinlikler düzenlendiğini, gönüllü gençlerin yaşlıları ziyaret ederek onların yalnızlıklarını hafifletmeye çalıştığını belirtti.
Yetkililer, topluma şu çağrıyı yaptı:
“Her bayram, bizlere sevdiklerimizi ve ihtiyaç sahiplerini hatırlatma vesilesidir. Yaşlılarımız geçmişimizin birikimi, kimsesizler ise bize emanet olan kardeşlerimizdir. Onları hatırlamak, bayram sevincini gerçek kılar.”
Bayram ziyaretleri sadece gelenek değil, aynı zamanda bir vefa borcudur
Uzmanlar, toplumsal bağların kuvvetlendirilmesi, kuşaklar arası iletişimin artırılması ve yalnızlığın önlenmesi için çocuklara küçük yaşlardan itibaren bayram ziyaretleri kültürünün öğretilmesi gerektiğini vurguluyor.
