Hastings, 1983 yılında Roberta Wydermyer’ın cinsel saldırıya uğradıktan sonra öldürülmesiyle suçlanmış ve müebbet hapse mahkûm edilmişti. Ancak yıllar sonra dosya tekrar açıldı ve 2021’de yapılan DNA testleri, olay yerinden alınan örneklerin Hastings’e ait olmadığını ortaya çıkardı.
Oysa aynı testler 2000 yılında da talep edilmiş fakat o dönem mahkeme tarafından reddedilmişti. Son incelemeler, gerçek failin 1983’te benzer bir suçtan tutuklanan ve 2020’de hapiste ölen Kenneth Packnett olduğunu gösterdi. Packnett, olay sırasında kurbana ait bazı eşyalarla yakalanmış olmasına rağmen cinayetle bağlantısı araştırılmamıştı.
Kararın ardından konuşan Hastings, “Hayatımın 38 yılı elimden alındı. Hiçbir para bunu geri getiremez. Ama bu tazminat, uzun ve acı dolu bir mücadelenin sonu oldu” dedi.
Hastings’in aldığı bu tazminat, yalnızca onun için değil, Amerika’da yıllardır tartışılan “yanlış mahkûmiyet” davalarının da simgesi haline geldi.


