Fenerbahçe, Jose Mourinho ile yeni sezonun ilk lig imtihanına İzmir’de çıkıyor. Feyenoord eşleşmesi nedeniyle ilk hafta karşılaşması ertelenen sarı-lacivertliler, Süper Lig 2025-26 sezonuna Göztepe deplasmanında “merhaba” diyecek. Saat 21.30’da başlayacak mücadelede düdük Yasin Kol’da olacak. Açılışı 3 puanla yapmak isteyen Kanarya, deplasmanda oynanan sezon başlangıçlarında tarihsel olarak zorlandığı tabloyu tersine çevirmeyi hedefliyor. Dış sahada oynanan son 10 açılış maçının yalnızca 3’ünü kazanabilen Fenerbahçe, kalan 7 maçta 4 mağlubiyet ve 3 beraberlik yaşamıştı. Bu veri, Mourinho’nun “ilk düğmeyi doğru ilikleme” vurgusunu sahaya indirmenin önemini bir kez daha hatırlatıyor.
Sarı-lacivertli ekipte maç kadrosu oluşturulurken bazı eksikler dikkat çekiyor. Diego Carlos, Rodrigo Becao, Mert Müldür, Mert Hakan Yandaş, Cengiz Ünder, Emre Mor ve Mimovic kafileye dahil edilmedi. Defans hattında planlanan rotasyonun ilk haftaya yansıyacağı, bek-koridorlarında ise hem fiziksel dayanıklılık hem de hızın ön plana çıkacağı öngörülüyor. Mourinho’nun yaz boyunca tekrar ettiği “takımı hızlandırmalıyız” yaklaşımı; geçiş anlarında çabuk reaksiyon, ön alan presinin tetiklenmesi ve ikinci topların toplanması gibi detaylarda belirleyici olacak. Fenerbahçe, topu kazandıktan sonraki ilk üç pasın kalitesini artırarak rakip sahada daha kısa sürede sonuç aramayı planlıyor.
Orta alanda oyun ritminin kontrolü ve merkezdeki pas açılarını çoğaltma, deplasman pratiğinde kilit başlıklar arasında. Sarı-lacivertliler, oyunu kenarlara hızlı taşıyıp çizgiye basan kanatlarla genişlik yaratırken, ceza sahasına eşzamanlı koşularla ikinci bölgeden üçüncü bölgeye akıcı bir hat kurmayı amaçlıyor. Bu yapı, duran toplardaki varyasyonlarla da desteklenmek isteniyor. Mourinho, duran topların ilk haftalarda sonucu belirleme ihtimalinin yüksek olduğuna dikkat çekerek hem savunma yerleşiminde hem de hücum setlerinde “doğru eşleşme” prensibine öncelik veriyor.
Göztepe cephesi, iç saha enerjisini ve taraftar desteğini bir kaldıraç olarak kullanmayı biliyor. İzmir atmosferinin dinamizmi ve oyunun tempolu oynanma alışkanlığı, Fenerbahçe’yi özellikle ilk 15-20 dakikada doğru karşılamayı mecbur kılıyor. Bu bölümde doğru blok mesafeleri, merkez sıkılık ve topun arkasına hızlı geçiş, sarı-lacivertlilerin oyunu kontrol etmesini sağlayacak. Fenerbahçe’nin bu periyotta rakip baskısını pas açılarını çoğaltarak, gerektiğinde direkt oyunla kırması bekleniyor.
Sarı-lacivertliler, ertelenen Alanya maçı nedeniyle sezona deplasmanda başlarken, hem fiziksel ritim hem de rekabetçi konsantrasyonu aynı zeminde birleştirmek zorunda. Bu çerçevede maç planında iki kritik eşik öne çıkıyor: İlki, topu kazandıktan sonra hızlı yön değiştirip rakip savunmayı dengesiz yakalama becerisi; ikincisi ise top rakipteyken temas sayısını ve ikili mücadele sertliğini yukarıda tutarak ikinci topları toplama disiplini. Kanarya, bu iki eşikte standardı yakaladığında, deplasman açılışlarına dair olumsuz hafızayı silme şansını artıracak.
Bireysel performanslarla ilgili beklentiler, takımın genel oyun aklıyla iç içe ilerliyor. Kenar oyuncularının çizgiye inip arka direk koşularına servis üretebilmesi, merkezde ise şut tehdidi ile pas arasındaki dengeyi kurabilen oyuncuların sorumluluk alması planın omurgasını oluşturuyor. Savunmada ise hatlar arası mesafenin korunması ve geriye koşu reflekslerinin diri tutulması, Göztepe’nin geçiş denemelerini sınırlamak açısından belirleyici olacak. Kaleci-perde iletişimi ve stoperlerin hamle zamanlaması, özellikle duran toplar ve ikinci toplarda Fenerbahçe’nin güvenlik kilidi işlevini görecek.
Maç önü başlıklarında psikolojik hazırlık da önemli bir yer tutuyor. Sezona iyi başlamak, fikstürün devamı için hem puan hanesi hem de soyunma odası özgüveni açısından çarpan etkisi yaratıyor. Bu nedenle Mourinho’nun oyuncularına yüklediği “soğukkanlı agresiflik” mottosu, hem oyunun akışında hem de özellikle skoru bulduktan sonra oyunu rölantiye almak yerine doğru tempoda tutmak için kritik. Skorun eşit olduğu senaryolarda yapılacak hamleler, oyunun yönünü tayin edecek. Kulübeden gelecek dinamizm, kenar değiştirme ve merkez tazeleme hamleleriyle birleştiğinde Fenerbahçe’nin maç içi kontrolünü güçlendirebilir.
Özetle Fenerbahçe, İzmir’de yalnızca üç puan için değil, aynı zamanda yeni sezonun oyun kimliği için sahaya çıkacak. Deplasman açılışlarına dair olumsuz istatistikleri tersine çevirmek, Mourinho yönetiminde şekillenen hız ve direnç odaklı yapının ilk sınavını başarıyla vermekle mümkün. 21.30’da başlayacak mücadele, sarı-lacivertlilerin bu sezonki hedeflerine ne kadar odaklandığını, planın sahadaki karşılığını ve deplasman refleksini gösterecek ilk turnusol olacak. Kanarya, doğru plan ve yüksek konsantrasyonla “merhabayı” net bir mesajla söylemek istiyor.
