Basit bir manipülasyonun ötesinde sistemli şekilde ilerleyen bu süreçte, failler önce güven kazanıyor, ardından mağduru kontrol altına alıyor.
Uzmanlara göre grooming süreci, failin toplumda güvenilir bir rol üstlenmesiyle başlıyor. İstismarcılar çoğunlukla yabancı kişiler değil; öğretmen, antrenör, bakıcı, gönüllü ya da aile dostu gibi güven duyulan kişiler olabiliyor. Fail, aynı zamanda çocuğun ailesinin güvenini kazanarak niyetlerini gizleyebiliyor.
Güven kazanma süreci
Failler, mağdurlarla özel bağ kurarak istismar sürecinin temellerini atıyor. Çocuğun ilgisini çeken konularla ilgilenmek, hediyeler almak ya da duygusal destek sunmak bu yöntemler arasında yer alıyor. Araştırmalar, çocuk istismarlarının yüzde 90’ından fazlasının mağdurun tanıdığı ve güvendiği kişiler tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koyuyor.
Sınırların aşılması
Uzmanlara göre istismarcılar, mağdurları aniden değil, aşamalı biçimde fiziksel temasa alıştırıyor. Önceleri masum görünen temaslar, zamanla istismar döngüsünün parçası haline geliyor. ABD’de yaşanan Jerry Sandusky ve Larry Nassar davaları, bu yöntemin planlı ve uzun süre fark edilmeden devam edebildiğini gösteren çarpıcı örnekler olarak kayda geçti.
Dijital platformlarda grooming
Grooming’in yalnızca fiziksel ortamlarla sınırlı kalmadığı, internet üzerinden de yaygın şekilde görüldüğü bildiriliyor. Sosyal medya, çevrim içi oyun platformları, mesajlaşma uygulamaları ve canlı yayınların, faillerin çocuklara ulaşmak için kullandığı başlıca alanlar arasında yer aldığı belirtildi. Fail, çoğu zaman sahte profiller aracılığıyla yaşıt gibi davranarak güven kazanmaya çalışıyor.
Bilinçlenme çağrısı
Uzmanlar, grooming’in dışarıdan bakıldığında masum görünebileceğini ancak istismarın zeminini hazırlayan tehlikeli bir süreç olduğuna dikkat çekiyor. Bu nedenle yetişkinlerin bilinçlenmesi, çocukların yanında durması ve bu yöntemleri erkenden fark etmesi hayati önem taşıyor.
Toplumun her kesiminin sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar, “Her göz ardı edilen vaka, bir çocuğun güvenini, sağlığını ve geleceğini tehlikeye atıyor. Çocukların güvenliği, yetişkinlerin dikkatli olmasıyla başlar” değerlendirmesinde bulundu.
