☕ Kahve ve Bağırsak Mikrobiyotası: Sağlığı Nasıl Destekliyor?
Nature Microbiology dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, düzenli kahve tüketimi bağırsak florasını olumlu etkileyerek faydalı bakterilerin, özellikle de Lawsonibacter asaccharolyticus’un sayısını artırıyor. Bu bakteri, oksidatif stresi azaltan antioksidan kinik asit ile doğrudan bağlantılı.
Gıda Bilimi Uzmanı Dr. Diana Roopchand’a göre, kahvede bulunan klorojenik asit, bağırsak bakterileri tarafından kinik aside dönüştürülerek antioksidan etkiler sağlıyor. Bu da sindirim sistemi, bağışıklık ve hatta uzun ömür açısından pozitif etkiler yaratıyor.
🚽 Kahve İçince Neden Tuvalete Gideriz?
Kahve sadece zihni değil, bağırsakları da uyarıyor. Gastroenteroloji Profesörü Dr. David M. Poppers, bu durumun sadece kafeinle ilgili olmadığını, kafeinsiz kahvenin de benzer etkiler gösterdiğini belirtiyor. Nedeni ise kahvenin içerdiği polifenoller ve kinik asidin sindirim sistemi hareketlerini hızlandırması.
Bu durum bazı kişilerde bağırsak hareketlerini tetikleyerek tuvalet ihtiyacını artırabiliyor. Ancak uzmanlar, aşırı tüketimin çarpıntı, anksiyete ve baş ağrısı gibi yan etkiler doğurabileceği konusunda da uyarıyor.
🌿 Kahve İçemeyenler İçin Alternatifler
Kahve tadını sevmeyenler ya da kafeinden kaçınmak isteyenler için de iyi haberler var. Dr. Roopchand, kahvedeki faydalı bileşiklerden olan klorojenik asidin çay, brokoli, bamya, patlıcan ve kabak gibi sebzelerde de bulunduğunu belirtiyor. Bu sebzeler de benzer antioksidan ve prebiyotik etkiler sunabiliyor.
Kahve, bağırsak sağlığını destekleyen doğal bir içecek olarak öne çıkıyor. Ancak uzmanlar, kahvenin mucizevi bir besin olmadığını ve dengeli bir beslenme ile fermente gıdaların da bağırsak mikrobiyomu üzerinde önemli etkiler yarattığını hatırlatıyor.