Farsça, Arapça ve eski Türkçeden dilimize geçen sözcükler, tarih boyunca kültürler arası etkileşimin izlerini bugüne taşıyor.
Dilbilim araştırmalarına göre kelimeler, yalnızca birer iletişim aracı olmanın ötesinde tarih ve medeniyetin mirasını yansıtıyor. İşte bazı örnekler:
- Kardeş: Türkçe karın + -daş ekinden türeyerek “aynı karından çıkan” anlamına geliyor.
- Bendeniz: Farsça bende (kul, köle) ve Türkçe -niz ekinden oluşarak “kulunuz, hizmetinizdeyim” ifadesiyle alçakgönüllü bir hitap olarak kullanılıyor.
- Lahmacun: Arapça lahm (et) ve acim (yoğrulmuş) kelimelerinden türeyerek “yoğrulmuş et” anlamına geliyor.
- Kaplumbağa: Türkçe kaplu (örtülü, kaplı) ve bağa (kurbağa) sözcüklerinden birleşerek “örtülü kurbağa” ifadesinden doğmuş.
- Nankör: Farsça nân (ekmek) ve kur (kör) kelimelerinden türeyerek “ekmeği görmeyen, iyiliği bilmeyen” anlamını taşıyor.
Uzmanlara göre kelime kökenlerini bilmek, sadece dilin yapısını değil aynı zamanda toplumların kültürel yolculuğunu da anlamaya katkı sağlıyor.
Kaynak: Haber Merkezi