Bilim insanları, söz konusu tehlikeyi “Day Zero Drought” yani “Sıfır Günü Kuraklığı” kavramıyla tanımlıyor.
Pusan Üniversitesi araştırmacılarının Nature dergisinde yayımlanan çalışmasına göre, önümüzdeki yıllarda bazı illerde musluklardan su akmayabilir. Araştırmada, Türkiye’nin bazı bölgelerinin de riskli iller arasında yer aldığı kaydedildi.
Araştırmayı yürüten bilim insanı Franzke, uzun süreli kuraklığın yalnızca içme suyu kaynaklarını değil, tarım, enerji ve sanayi sektörlerini de derinden etkileyeceğini belirtti. Franzke, “Su kıtlığı tarımsal verimi düşürür, gıda güvenliğini tehdit eder. Hidroelektrik santrallerinde üretim aksayabilir, ekonomik kayıplar artar. Ayrıca düşük su kalitesi su kaynaklı hastalık riskini yükseltir” dedi.
Araştırmada, yüksek emisyon senaryolarında büyük barajların bulunduğu bölgelerin bile kuraklıktan etkilenebileceği vurgulandı.
Franzke, risklerin önlenmesi için ulusal hükümetlerin sürdürülebilir su yönetimi politikalarına öncelik vermesi gerektiğini belirterek, verimli su altyapısına yatırım yapılmasını, iklime dayanıklı tarım modellerinin desteklenmesini ve yönetişim ile denetim mekanizmalarının güçlendirilmesini önerdi.
