2.718 Günlük Veride Şok Eden Korelasyon!

ABD ve İsveçli bilim insanlarının ortak yürüttüğü araştırmada, tam 2.718 günlük astronomik veri incelendi.
Sonuçlara göre, nükleer testlerin yapıldığı günlerde gökyüzünde geçici ışıkların görülme sıklığı %45 arttı!

Uzmanlar, bu olayların “rastlantı” olamayacağını söylüyor.
Yani yıllardır “UFO”, “gizemli parıltı” veya “tanımlanamayan ışık” olarak adlandırılan görüntüler, aslında insan eliyle yapılan nükleer faaliyetlerin yansımaları olabilir!

“Kayıp Işıklar”ın Peşinde: VASCO Projesi

Bu çarpıcı bulguların dayanağı, VASCO Projesi adlı uluslararası araştırmadan geldi.
Proje kapsamında, 1900’lerden bu yana çekilmiş yüzbinlerce gökyüzü fotoğrafı karşılaştırıldı.
Sonuçlar şaşkına çevirdi: 1949–1958 arasında bazı ışık noktaları sadece bir kez görünüyor ve sonra tamamen kayboluyordu.

Bilim insanları bu durumu klasik yıldız patlamaları, uydular veya kozmik olaylarla açıklayamıyor.
Kısacası, gökyüzünde bilimsel açıklamayı zorlayan bir şey var!

UAP Raporlarıyla Çakışıyor!

Daha da ilginci, araştırmada UAP (tanımlanamayan anormal olay) raporları da incelendi.
Bir günde birden fazla UAP bildirimi olduğunda, geçici ışıkların görülme oranı %8,5 artıyor.
Üstelik bu raporların çoğu, nükleer testlerin yapıldığı dönemlere denk geliyor.

Bilim dünyasında ilk kez bu ölçekte doğrulanan bu ilişki, “Gökyüzündeki ışıklar gerçekten bize bir şey mi anlatıyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.

Bilim İnsanları Uyarıyor: “Kesin Sebep Henüz Bilinmiyor”

Uzmanlar, bu ışıkların sadece radyoaktif serpinti veya atmosferik bozulma ile açıklanamayacağını belirtiyor.
Dr. Beatriz Villarroel, “Bu olaylar nükleer çağın gökyüzüne bıraktığı izler olabilir” diyerek dikkat çekti.
Ancak bilim insanları da emin değil: “Daha fazla gözlem yapılmadan kesin konuşmak mümkün değil.”

Kaynak: haber merkezi